25 Mayıs 2007 Cuma

19 Mayis 2007 Bugün benim Yaşgünüm Hornillo del Camino - Castrojeriz

Bugün benim yaşgünüm. Sabah Hornillo del Camino da sabah erken spor salonunda yer yatağında uyanıyorum. Uzun yıllardan beri ilk defa yanlız ve tek başıma yaşgünü kutlayacağım. Spor salonunda kalabalık yavaş yavaş azalmaya başlamış. Yanımdaki yatakta Annemieke yatıyor. Bana dün Burgos da Marjan ile küçük bir hediye almışlar. Teşekkür ediyorum. Yolda insanlar birbirlerine daha bir yakın oluyorlar. Arkadaşlıklar daha hızlı gelişiyor.
Miasfirhanenin yöneticisi ortalıkta yok. Dünde zaten geç geldiğimizden bulamamıştık. Misafirhanede süt var. Kendimize sütlü kahve yapıyoruz. Biraz ilkel ortamlar ama nasıl olsa alıştık. Neredeyse bitleneceğiz. Hollandalı Etty yi pireler ısırmış her tarafı şişmiş kadının. Bende Allhtan henüz yok.
Kahveden sonra yola koyuluyoruz. Annemieke biraz bana eski Hollanda Katoliklerini anlatıyor.
1 saat yürümeden sonra Sanbol denilen bir misafirhaneye geliyoruz. Yürüme yolundan 100 metre kadar içerde. Uzaktan güzel gözüküyor. İçerisi sıcak ve kalabalık.
Herkes daha kahvaltıda. Bende istiyorum taze kızarmış ekmek üstüne kızarmış yumurta. Masada bir Alman var. İrlandalı bir yaşlı bayan.
Burayı işletenler bir Alman ve 2 İtalyan. Alman mutfakta adı Dani. Bana güzel yumurta yapıyor. Bakıyorum Annemiekede istiyor. Benmi yaşgünüm diyorum. İrlandalı kadın bana şarkı söylüyor. Duygulanıyorum. Diğerleride şarkıya katılıyor. İtalyan olan adamda geliyor. Adı Virginio. Nerelisin diye soruyor. Türküm deyince üstündeki kazağını çıkarıyor altında Türk bayraklı Tişörtü var. Adam Türkiye hayranı. İzmirde kalmış. Kıbrısı ve Türkiyeyi anlatıyor. Ne kadar sevdiğini ve beni gördüğüne ne kadar mutlu olduğunu anlatıyor. Oda bana bir şarkı söylüyor. Ballı bisküviyide pasta niyetine veriyorlar. Yaşlı İrlandalı kadın gençliğini biraz anlatıyor İtalyan Virginio ya. İrlandaya gelen İtalyan gemicilere cilve yapıp dondurma ısmarlatıyorlarmış. Dondurma sonrası gemicilerin ne isteyeceğini bildiklerinden kaçıyorlarmış. 60 yıllarda sırt çantası ile epey ülkeyi dolaşmış. Şimdilerde İspanyol kocasıyla İrlandada yaşıyorlarmış. Hoş sohbet ve biraz çatlak bir kadın.

Annem arıyor yaşgünümü kutluyor. Kardeşim Vedat ta yaşgünümü kutluyor.

Yaşlı İrlandalı ve alman adam bizden önce çıkıyorlar.
Bizde çıkıyoruz. Yolda onları yakalıyoruz. Almanla biraz konuşuyoruz. Almanyadan Moesel bölgesinden geliyormuş. Riesling şaraplarının üretildiği bölge. Babasınında küçük bir şaraphanesi varmış.
Karısından 1 yıl önce ayrılmış. Halen onu çok seviyorum diyor. Unutmak için bu yola çıkmış. Kadın bunu başka biri ile aldatmış. Sonrada bunu terkedip sevgilisi ile birlikte yaşamaya başlamış. Şimdilerde birlikte satın aldıkları ve bu adamın kendi elleri ile tamir ettiği çiftlik evinde yaşıyorlarmış. Kendimi çok kötü hissediyorum diyor. Acısını unutup yeni bir yol bulurum inşallah diyor.
Castrojeriz kasabasına gelmeden Alman ve Fransız turist gruplarına denk geliyoruz. Bunları otobüsle düz yürüme parkuruna bırakıyorlar. Sonrada yolun sonunda topluyorlar. Burgos dan öncede epey vardı.
Eski rahiplerin geçmişte hacılara ve yolculara şarap bıraktığı manastırdan sonra 45 dakikada Castrojeriz deyiz. Misafirhaneler, hotelller, pansiyonlar dolu. Yaşlı bir alman kadın ağlıyor. Saat 12 de gelip sırt çantasını sıraya koyup yemek yemeye gitmiş. Saat 15,30 bizimle birlikte yeniden geldiğinde bizim gibi sokakta kaldığını görünce şok oluyor. Kadına ağlama yatacak yer bulunur diyoruz ama nafile.
Kadını bırakıp belediye ve kilisenin işlettiği misafirhaneye gidiyoruz. İspanyol Miguel ve Brezilyalı Giovanni burada.
Genç misafirhane yöneticisi Barbara bize yardımcı oluyor. Yerde yatacak yer varmış. Hayhay sorun yok yerde yatalım diyoruz. Ağlayan Alman kadın geliyor. Onada yerde yatak var. Yaşlı İrlandalı kadın ve karısından ayrılan almanda geliyor. Onada merdivenin altına bir yatak seriyorlar. Herkese yatacak yer var.
Hava kuru. Eşyalarımı yıkıyorum. Tüm çoraplarımıda yıkıyorum. Pis bir adam olmuşum.
Kendimde yıkandıktan sonra biraz alışveriş yapıyorum. Meyve vs alıyorum.
Akşam için Miguel, Giovanni, Annemieke ve ben El Meson isimli restorana gidiyoruz. Hacı menüsü 8 Euro.
Saat 19,50 restorandayız. Restoran bölümü saat 8 de açılıyormuş. 10 dakika dışarda bekliyoruz. İspanyollar garip. Herşey sınırlı. Hizmet kavramı sıfır.
Neyse saat 8de yemek salonuna alınıyoruz.
Yemek güzel. Dördümüz iyi eğleniyoruz. Yeniden yaşgünümü kutluyorlar.
Restoran çıkışı yağmur var. Tüm eşyalarım halen yaş. Daha doğrusu kuruma imkanıda yok. Yarın kötü olacak.
Gurbette bir yaşgünüde böyle geçiyor.
Gece mükemmel uyuyorum.

Hiç yorum yok: